© Manşet Haber Gazetesi 2021

AÇIZ- YOKSULUZ- GEÇİNEMİYOR İNSANCA YAŞAYAMIYORUZ

 

2021 Tüm Emekliler Sendikası Genel Merkezinin aldığı karar ile ülke genelinde emeklilere verilen zamma tepki gösterdi alanlara çıkarak basın açıklaması gerçekleştirdi.
2021 Tüm Emekliler Sendikası Kırklareli Şubesi de genel merkezin aldığı karar çerçevesinde Şube binasında bir basın açıklaması gerçekleştirdi.Açılış konuşmasını Şube Yürütme Kurulu üyesi Cafer Sezer, basın açıklamasını ise Şube Yönetim Kurulu Şahin Yetiş okudu.Yetiş okuduğu basın açıklamasında,Bilineceği gibi geçtiğimiz günlerde gerçekleşen ve biz emeklilerin insanca yaşam haklarını elde edilebileceği umudunu taşıdığımız çok önemli bir seçim sürecini geride bırakmış bulunuyoruz.Ancak ne yazık ki gerçekleşen bu seçimlerin açıklanan sonuçları itibarıyla, şimdiye kadar tam 21 yılı aşkın zamandan bu yana tek başına iktidarını sürdüren ve  iktidar olmanın yarattığı güçle her kademede, her türlü devlet olanaklarını partisi ve kendileri için kullanmaktan çekinmeyen, geçmiş iktidarları süresince aldıkları karar ve uygulamalarıyla şu an sayıları 15 milyonu aşkın sosyal güvenlik alanında yer alan “emekli, dul ve yetim” haklarına sahip bizleri açlık ve yoksulluk sınırı altında maaşlarla sefalete mahkûm eden, adeta bizleri yok sayan böylesi bir iktidarın devamıyla sonuçlandığı görülen bu süreç sonunda, bizler ve bu ülke baş başa bırakılmıştır!.Bizim mücadelemizin amacı, mevcut iktidar eli ve desteğiyle bu soygun düzeninde üçer beşer maaş ve huzur hakkı almak değildir. Amacımız, insanca ve onurumuzla yaşamımızı sürdüreceğimiz bir maaş ve daha da önemlisi, bu haklarımızı koruyup sürdürebilmek adına oluşturduğumuz Emekli Sendikalarımızın faaliyetlerinin, yıllardır haksız ve hukuksuz şekilde engellenmesine son verilmesi, çocuklarımız ve torunlarımızın hayallerinden endişe duymayacakları, umutlarını yitirmedikleri mutlu ve güvenceli gelecek sağlayan bir ülke yaratabilmektir. Ancak gerçekleşen bu seçimler bizlerin bu beklentilerini boşa çıkartan bir sonucu gösteriyor. Geçtiğimiz son bir buçuk ay içinde ve özellikle son günlerde, yaşamımızı tümüyle yok sayan adaletsiz ve haksız, ben yaptım oldu anlayışıyla, jet hızıyla uygulamaya sokulan, adeta akıl almaz nitelikte şuursuzca ve hiçbir hukuksal gerçeğe dayanmayan vergiler ve harçların olağan üstü arttırılması ve yaşamamızın içinde yer alan diğer zorunlu her türlü ürünlere peş peşe yapılan zamlar, daha seçim tutanaklarının mürekkepleri kurumadan hepimizin yaşamını derinden etkilediği gerçeğiyle yüz yüze kalmışsak, bizlerin seçimler öncesi bu iktidar hakkında yaptığımız tespitlerin ne denli doğru ve haklı olduğunu bir kez daha net olarak ortaya koymuştur.Sonuç olarak bu durumun çok kısa özeti şudur;Devlet hazinesi boşalmış, bütçe normal gelirlerle telafisi mümkün olmayan şekilde açık vermiştir.Son olarak yeni Asgari ücretin yürürlüğe sokulması ile aynı zamanda gerçekçi olmayan oranlarla, düşük gösterilen enflasyon sonuçlarıyla memur ve işçi emekli maaşlarının bu aydan itibaren uygulamaya girmesi sonucu, bu iktidar emeğiyle veya emekliliğinle yaşamını kıt kanaat sürdürmeye çalışan vatandaşlarımızı, yani en geniş halk kesimlerini hedefleyen “Deli Dumrul hikâyesini hatırlatır şekilde Vergilendirme ve Harçlar adı altında olağan üstü ve hukuk dışı ödenti planlarını yine bizlerin sırtına yüklemeyi seçmiş ve uygulamaya sokmuştur.Buraya kadar kısmen özetlemeye çalıştığımız gibi, yaşamsal olarak tam bir felaketi andıran bu ülke gerçeğiyle karşı karşıya kaldığımız şu anda, bizlerin zaten açlık sınırı altında sürmekte olan yaşam koşullarımız, bu sözde maaş artış oranları ile tam bir yoksulluk ve sefaletin içerisine itildiğimizin bir göstergesi olmuştur.Üstelik bu artış oranı uygulandığında, şu ana kadar 7.500 TL. olarak en düşük emekli maaşı almakta olan ve sayıları 9 milyonu aşan  emeklilerimiz içinden,  yaklaşık 6 milyon emeklimizbu artıştan yararlanamayacak olup, yine 7.500 TL. olarak Emekli maaşı almayı devam edeceklerdir.
Kök aylığa yapılan bu zam artışı sonrasında emekli aylığı 7.500 TL. nın altında kalanlar, yine aynı parayı almaya devam edeceklerdir.Her ay çeşitli kurumlarca tespit edilip, açıklanmakta olan yaşamsal geçim endekslerine göre, 4 kişilik bir ailenin mutfak gideri, yani sadece beslenmeyi ifade eden AÇLIK sınırı harcaması 12 bin, YOKSULLUK sınırı ise 34 bin liraya ulaşmış olup, sadece mütevazı sayılacak bir ev veya dairenin aylık kirası bile en düşükemekli maaşına eş değerdedir.Elbette bu yaşamımızla ilgili daha onlarca gerçek örneği vermemiz mümkün, ancak artık yeter diye haykırmak, isyan etmek istiyoruz!.
AÇIZ- YOKSULUZ- GEÇİNEMİYOR İNSANCA YAŞAYAMIYORUZ!. BAYRAMLARDA DAHİ ÇOCUK ve TORUNLARIMIZA EN UFAK BİR HARÇLIK VEREMİYOR, BANKALARDAN YA DA  YAKINLARIMIZDAN ZORLUKLA ALABİLDİĞİMİZ BORÇ PARALARLA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYORUZ!.Ben bu ülkeyi “anonim şirket gibi yöneteceğim diyen” Emekçi ve Emekli düşmanı, patron sevici yani sadece zengin dostu böylesi bir siyasal iktidarın, emekli maaşlarına layık gördüğü %25 lik sefalet zammını kabul etmiyor, zammını al başına çal diyoruz.Bu ülkenin geçmişi ve bu günün kalkınmasında görev ve sorumluluk almış, üretimde bir fiil ömür tüketip, katma değer yaratmış, ayrıca yine bu devlete kuruşuna kadar vergisini verip, emekliliğine kadar sosyal güvenlik kurumlarına primlerini eksiksiz ödeyen ve ülkemize dair her türlü vatandaşlık görevlerini yerine getirmiş bulunan biz emeklilerimizi böylesi bir yaşam koşullarına mahkûm edemezsiniz.Sizlerden ayrıcalıklı bir lütuf beklemiyor ve istemiyoruz! Ancak en doğal hakkımız olan insanca yaşam şartlarımızın yerine getirilmesini istiyoruz.En düşük emekli maaşımızın çalışan memurlara dair yürürlüğe sokulan en düşük maaş oranına endekslenmesini,Maaşlarımıza süratle ve vakit geçirmeden seyyanen ek zam ve ülke kalkınmasında ortaya çıkan parasal oranın derhal maaşlarımıza eklenmesi ile geçmişte seçim vaadi olarak siyaseten verilen 3600 göstergesinin kamuda çalışan tüm personele ve emeklilerine ödenmesini,
Emekli Maaşlarındaki adaletsiz ve ayrıştıran maaş farklılıklarını giderici ve geniş kapsamlı İntibak düzenlenmesinin yapılmasını, ayrıca yılda 4 kez olmak üzere birer maaş tutarında ikramiye ödemelerinin yürürlüğe sokulmasını, sağlığımızla ilgili her türlü tedavilerimiz sonucunda maaşlarımızdan kesilen ödemelere son verilmesini, en doğal insan ve anayasal hakkımız olan sendikal örgütlenme gerçeğiyle yaşam şartlarımızın korunup, geliştirilmesinin önünde engel olunmamasını, sendika statümüzün tanınması amacıyla uluslararası antlaşmalar ve anayasamızın 90 ncı maddesine uygun hale getirilmesini bekliyor ve istiyoruz..
YAŞASIN EMEKLİLERİN BİRLEŞİK MÜCADELESİ, YAŞASIN DEMOKRASİ VE İNSANCA YAŞAM MÜCADELEMİZ..dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER