BEBEKLER ÖLMESİN, KADIN CİNAYETLERİNE SON
GÜNDEMKırklareli Belediye Meclisinin Kasım ayı 2.Olağan toplantısında CHP Belediye Meclis üyesi Suna Yanardağ'ın konuşması damga vurdu.
Yanardağ ülkede ve geçtiğimiz günlerde ilimizde de yaşanan kadın cinayetleri ve bebek ölümleri ile ilgii konuşarak '' BEBEKLER ÖLMESİN'' dedi.Yanardağ konuşmasını yaparken CHP Belediye Meclis grubu üyeleride ellerinde BEBEKLER ÖLMESİN dövizleri ile destek oldu.Yanardağ konuşmasına,Sayın Başkanım,Sayın meclis uyelerim, Sayın misafirlerimiz, Sayın basın mensuplarımız.Öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum diyerek başladı ve devamında da,14 Kasım günü sehrimizde hiç alışık olmadığımız bir kadın cinayeti işlendi. Sebebi ne olursa olsun bir kadının , ama eşi ama evladı ama babası ama sevdiği ama sevgisine karşılık görmediği bir erkek tarafından öldürülmesini kabul edemiyoruz. Artık bu kadin cinayetlerine son demenin zamanı geldide geçti bile. Bunun icin de ISTANBUL SÖZLEŞMESI YASATIR DİYORUZ. 6284 sayılı yasanın uygulanmasını diliyoruz.Yine Geçtiğimiz 12 Kasım salı günü hepimizi can evimizden vuran İzmir'de elim bir ölüm olayı yaşandı. Yasları1,2,3,4 ve 5 Olan 5 kardes evlerinde çıkan yangında dumandan boğularak ölmüştür. Bu sıradan bir ölüm değildir. Çaresiz bir annenin evlatlarına bir yudum yemek alabilmek için, topladığı hurdalarin parasını almak adına evden ayrılmasıyla 20 dk. İçinde olmuştur. Baba bir nedenden dolayı cezaevindedir. Annenin çaresizce çalışıp o evlatlara bakmak için verdiği mücadeledir bu. Ülkemizdeki çaresiz kalan kadın sadece bu anne değildir. Derin yoksulluk bir çok kadını zor duruma sokmaktadır. Ben bir kadın ,bir anne ve bir babaanne olarak bu çocuk ölümlerinden son derece üzgünüm. Biliyorum ki, bu durumdan sadece ben ve benim gibi kadınlar değil yüreğinde vicdan duygusu olan tüm kadin ve erkekler benim hissettiklerimi hissetmişlerdir. Kim olursa olsun, ne olursa olsun hiç bir çocuğun yeri toprak altı olmamalı, çocuklar ,koşup oynayabilmeli, çocukluğunu gerektiği gibi yaşayabilmelidir. İçimi yakan diğer bir durum da, bir kadın milletvekilinin o çocukların annesi icin" annenin sosyal hayatına da bakılmalıdır " sözü olmuştur. İnanamadım, nasıl yani dedim. Kim olursa olsun, ne olursa olsun "o " beş evlat yitirmiş bir annedir, sosyal hayatı ne olursa olsun. Yoksul kadınlar içimizi acıtıyor.Önceki dönem, "yoksul kadınlar kalkindırma " gurubu oluşturmustuk. Ben ,Ayşen Kösegil arkadaşım ve diğer iki arkadaşımla beraber. Her mahallenin muhtariyla görüşüp çok yoksul 5 kadin ismi istemiştik. Bu kadınlara ulaşıp, dertlerini, sıkıntılarını dinledik, elimizden geldiği kadar destek olduk. Bu destek, bazan doktora götürmek oluyordu, bazan sorunlu olduğu eşiyle konuşmak sorunları çözmek oluyordu, bazan ev eşyası tedarik etmek, bazan çocuklara okul desteği bazan belediyenin hazırladığı gıda desteği,bazan yakacak oluyordu. İnanın Kırklareli'mizde, İzmir'de evi yanan ailenin yaşadığı barınaklar gibi yerlerde yaşayan o kadar çok aile varki. Biz bu kadinlarla görüştükten sonra,onların çaresizliklerini, gözlerindeki yaşları gördükten sonra o derin yoksulluğu içimizde yaşadık. İnanın her görüşme yaptığımız günün akşamı ben ve arkadaşlarımın aklından, bu çaresiz yoksul kadınlar çıkmıyordu,sabaha kadar gözümüzü bile kirpamiyor, için için ağlıyoduk. Ülkemizde , ve şehrimizde de böyle durumlar var malesef. Onun için saygıdeğer başkanım, meclis uyelerim ve misafirlerimiz. Lütfen duyarsız olmayalım, hep birlikte, parti ve görüş ayrımı yapmadan yoksullukla mücadele edelim. Bu konuda ben şahsım olarak, bu güne kadar yaptığım gibi bundan sonra da yoksullukla mücadeleme devam edeceğim. Siz.degerli dostlarimin da bu ve benzer konularda desteklerinizin olacağına eminim dedi.
İlginizi Çekebilir