© Manşet Haber Gazetesi 2021

LAİK DEMOKRATİK CUMHURİYETİ-MERKEZİ BÜTÇEDEN HAKLARIMIZI -İNSANCA BİR YAŞAMI SAVUNUYORUZ


    2021 Tüm Emekliler Sendikası Kırklareli Şubesi basın açıklaması yaparak emeklilerin sorunlarını haykırdı ve LAİK DEMOKRATİK CUMHURİYETİ-MERKEZİ BÜTÇEDEN HAKLARIMIZI İNSANCA BİR YAŞAMI SAVUNUYORUZ dedi.
Basın açıklamasının açılış konuşmasını yapan tüm Emekli Sen Kırklareli Şube Başkanı Hüseyin Budak emekliler sadece yaşamak için yaşamaya çalışıyor, insanca yaşamak istiyor dedi.
Basın açıklamasını Tüm Emekli Sen Kırklareli Şube Yürütme Kurulu üyesi Cafer Sezer okudu.Sezer okuduğu basın açıklamasında,Bir önceki basın Açıklamamızda, emeklilerin durumunu, anlatmış, taleplerimizi  sıralamışık.Sesimizi duyun demiştik. Demek ki duymamışlar. Emeklilerin durumu daha da  kötüye gidiyor.2024 bütçesinde, emeklilerin durumunu  duzeltecek bir  çalışma göremiyoruz. Görüyoruz ki, daha kötüye  gidiyor. Çalışma hayatına, sağlıklarını, yıllarını vermiş biz emeklilere, dayatılan bu yaşam sekli,  yoksulluk, sefalet, açlık  layık görülüyor  Biz  emekliler dilenci değiliz. Sadaka istemiyoruz. Peşin peşin  ödediklerimizi, hakkımızı  olanı istiyoruz. Bizim  taleplerimiz tamamen insani sosyal taleplerdir. Ve bu talpler bizim hakkımızdır. İktidarın duymayan kulaklarına,  emeklileri görmeyen  gözlerine taleplerimizi bir kez daha sıralıyoruz.
01 - En düşük emekli maaşı insanca yaşayacağımız bir seviyede, açlık sınırı üstünde olmalıdır.
02 - Emeklilere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört ikramiye ödensin.  03 - Temel gıda maddeleri ile elektrik, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarına yapılan yüksek oranlı zamlar nedeniyle düşen satın alma gücümüzde meydana gelen kaybın telafisi için seyyanen derhal zam yapılsın. - Emekli maaşlarının iktidarlar tarafından tek taraflı belirlenmesi yerine, Anayasa da gerekli düzenlemenin, uluslar arası hukuk ve değerler doğrultusunda, herkesin  sendika kurabileceği şeklinde yapılarak ve TBMM de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılarak bizlerle toplu sözleşme masasında belirlenmesini istiyoruz.
05 - Aylık Bağlanma Oranının (ABO) eski sisteme %70'e döndürülmesini mutlaka istiyoruz.
06 - Gerçek bir intibak Yasası derhal çıkarılarak 2000 öncesi ve 2000 sonrası emekliler arasındaki maaş eşitsizliği giderilmesini istiyoruz.
07 - 10 banka, 6 sigorta şirketiyle, TOBB ve ona bağlı odaların çalışanlarının olduğu 17 emekli sandığına bağlı yaklaşık 300.000 emekli de SGK çatısı altına alınarak yaşadıkları kimi mağduriyetler giderilmesini istiyoruz.
08 - Emekli maaşlarından yapılan muayene, ilaç Vs. tüm sağlık kesintilere son verilsini istiyoruz.
09 - Şehir içi ve şehirlerarası tüm toplu taşıma araçlarından emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlanmasını istiyoruz.
10 - Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV’nin kaldırılmasını ve ödemelerde kolaylıklar sağlanmasını istiyoruz.
11 - Hastanelerde Geriatri (yaşlılık) bölümleri açılmasını ve. var olanlar takviye edilmesini istiyoruz.
12 – Emekli maaşlarının yatırıldığı kamu veya özel bankaların, maaş promosyonlarını günün koşullarına göre belirlemelerini ve her 6 ayda bir, maaş artışına göre promosyonlar tekrar güncellenmesi istiyoruz.
13 – Çalışanlar, geçmiş yıllarda emekli olduklarında  oturacakları bir daire alıyorlardı.Şimdi, iktidarın  ekonomik politikası yüzünden, bu imkan  ortadan  kalktı. Bu yüzden, emekliler olarak, iktidarın, luzumsuz ve lüks harcamaları yerine, biz emeklilere ucuz  konut projeleri ve  ödeme  şartlarını sağlamasını istiyoruz..
14 - Emekli yurttaşlara yaşamlarının sonbaharında hak ettikleri saygı gösterilmelidir.. Yalnız yaşayan, hasta ve bakıma ihtiyacı olan emekli ve yaşlı yurttaşlar için, sosyal devlet olmanın gereği olarak, devlete ait huzurevi sayısı artırılarak, bakım hizmetlerinin sağlanmasını istiyoruz. .Buraya sıralayıp aktardığımız tüm bu taleplerimiz, bizlerin insanca yaşam koşullarımız için olmazsa, olmazlarımızdır,Bu taleplerimizin her koşulda takipçisi savunucusu olacağız.Açlık ve yoksulluk içinde sefaletle yaşamak  kader  değildir. İktidarın  baskılarına, zalimliğine, boyun  eğmek  hiç değildir. Başka bir  yaşam, başka bir  dünya mümmkündür. İktidarın  haksızlığını, hukuksuzluğunu, adaletsizliği anlatarak , sızlanmak kurtuluş değildir. Kurtuluş, kendi gümüzdür, birliğimizdir, örgütlenmektir ve birlikte hak arama mücadelesine  katılmaktır. Başkaları yapsın, ben  bakayım, kazanılırsa nasıl olsa ben de  alırım, anlayışı yanlıştır.Milyonlarca  emekliyiz, ancak yeterince örgütlenemiyoruz. Sendikal örgütlenmemize yeterli destek verilmiyor. Örgütsüz güç, sadece  kuru kalabalıktır. Asıl güç örgütlü güçtür. Ben ne yapabilirm ki dememek gerekiyor. Ortak tepki koyarsak kazanırız, insanca yaşama hakkı elde ederiz. Örneğin 5 bin lira olayında gösterilen ortak tepki, iktidarın emeklileri ayırması planına geri adım attırdı. Milyonlarca emekli sadece kuru kalabalık olmak istemiyorsa, başta sendiikamız 2021 TÜM EMEKLİLER SENDİKASI olmak üzere, sendikalarda örgütlenip hak mücadelesine katılmalıdırlar.
Açlığa yoksulluğa teredilmemiz yetmemiş  gibi, uluslar arası  antlaşmaların tanımış olduğu,sendika kurma hakkımızı tanımıyorsunuz.Biliniz ki! Haklarımızı vermezseniz, demokratik  yollarla   söke  söke  alırız.
Tekrar  haykırıyoruz… sesimizi duyun,, dymamazlıktan gelmeyin, umursamaz davranmayın.
SEVGİLİ KIRKLARELİ’LİLER,MUTLU İNSANLAR KENTİ KIRKLARELİ’LİLER …. Mutsuz insanlar kenti Kırklareli^liler kenti olmanız pek yakındır. NEDEN Mİ ?  Çevreyi  çok düşünen ÇEDES’  çi iktidarın  yaptıklarına bir  bakınız.
 İstranca  dağları, ıstranca  ormanları elden gidiyor.İktidar muktedirleri gözdeleri şirketler şehrimize, ormanlarımıza gözlerini dikmiş, aç kurtlar gibi saldırıyorlar.Açılan taş ocakları  Istrancıları  köstebek yuvasına  çevirdiç Çevre köylerde  o  yaşayan yurttaşlarımız, kanserdaen sapır sapır dökülüyorlar.Biliyor musunuz. O bölgenin yer altı ve yer üstü suları, Kırklareli barajında  toplanıyor.İçtiğimiz  su, işte o su.
İktidarın gözdeleri,strancaların  tümünde RES kurma  aşamasındalar.Bu sistemlerin, zararlarının tamamınaı  saymaya kalksak, sayfalar yetmez.Birkaç tanesini sıralayalım: 1. ormanlar yok edilecek, haliyle iklim değişecek. 2. Her zaman  gurur duyduğumuz birki  örtüsü yok olacak., 3.  Yaban  hayatı yok olacak. Yabani hayvanlar  Bulgaristan tarafına geçecek.. 4. Kayın ağaçları  su tutucudur, susuz kalacağız  susuz.
SEVGİLİ KIRKLARELİ’LİLER  TOPRAĞIMIZA  SUYUMUZA, ORMANLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM…
SEVGİLİ HALKIM.. Bu gün  felaket habercisi olduk, ama gerçek olan budur. İktidar, duyduğunuz ve bildiğiniz gibi okullarda  ÇEDES  ( çevreme duyarlıyım, değerlerime  saygılıyım) adlı , kulağa hoş gelen , ama bastan  sona gericilik temelli bir uygulama başlarttı.Bakanlığın  ÇDES projesi, itaatkar,  körü körerüne  inanan, yaşam  yerine, ölümü ve boyun eğmeyi kutsayan, ek olarak, ‘dindar ve kindar’ nesiller yetiştirmek istiyor.
ÇEDES  projesiyle, okullarımız, çocuklarımız  tarikat ve  cemaatlerin emrine verilmek isteniyor.
 Bilimsel, Laik, Demokratik  eğitimin yerine, Dinsel, otokratik, doğmatik eğitim sistemi getirilmek isteniyor. Gericiliğin hizmetine verilmiş olan,okul yöneticileri az gelmiş olmalı ki Milli Eğitim  bakanı, bütçe görüşmelerinde, tarikatları, cemeatları ve  onların vakıflarını, sivil toplum kuruluşları olarak göstermiştir. Sivil toplum   kuruluşlarının yöneticileri seçimle gelir- giderler.Tarikat ve  cemaat şeyhleri öyle mi.?!
İNSAF MEB YUSUF TEKİN İNSAF….
MEB  Yusup Tekin, çalışan öğretmenlere ve  emekli öğretmenlere;   gözümüzün içine baka baka  hakaret etmiştir. Öğretmenler teröristmi yetiştirdi, terörist mi yetiştiriyor.. Tekrar  söylüyorum: İnsaf Yusuf  Tekin insaf…Suç işliyorsunuz suç..Sizi şiddetle kınıyoruz.MEB ‘dan  hemen  ayrlmalısınız..
 EY HALKIM..dikkat ediniz. Yurdumuz, tarikat ve  cemaatlerin hakimiyetine verilmek isteniyor.Ama,  bilsinler ki !  biz yurtseverler var oldukça, emellerine ulaşamayacaklar.
TÜRKİYEM, tarikatlar ve  cemaatler ülkesi olmayacaktır… Olmayacaktır..dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER