Trakya’da Tarımsal Alanları Tehdit Eden Kömür Ocağı Projesine Tepki
BÖLGESEL
TEMA Vakfı: Trakya'nın Tarımsal Alanlarını ve Doğal Dokusunu Koruyacağız
Edirne’nin Uzunköprü ilçesine bağlı Maksutlu köyünde planlanan yer altı kömür ocağı projesine ilişkin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecine dair detaylar kamuoyuyla paylaşılmış ve proje tanıtım dosyasının incelenmesi sonucunda bölgenin tarımsal ve çevresel değerlerini tehdit edebilecek unsurlar tespit edilmiştir.
Proje tanıtım dosyasında yer alan bilgilere göre, projenin 5,047 hektarlık kısmı tapulu tarım arazileri kapsamında yer almakta olup, bu alanların tarım dışı amaçlarla kullanımı için 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 13. maddesi gereğince Kütahya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden izin alınacağı belirtilmiştir. Ancak, Edirne sınırları içinde bulunan bu araziler için farklı bir ilden izin alınacak olması, sürecin şeffaflığı ve denetimi açısından kamuoyunda ciddi soru işaretlerine neden olmaktadır.
Proje, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planı’nda tarım arazisi olarak tanımlanan bir bölgede yer almaktadır. Ayrıca, Edirne İl Özel İdaresi’nden alınan 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda, bu alanların Tarımsal Açıdan Birincil Öncelikli (Mutlak) Korunacak Alanlar içerisinde bulunduğu açıkça belirtilmiştir. Bu durum, söz konusu projeyi bölgenin tarımsal ve çevresel değerleri açısından daha hassas bir noktaya taşımaktadır.
Trakya’nın tarımsal üretim potansiyeli, yalnızca bölge halkı için değil, ülkemizin gıda güvenliği açısından da kritik bir öneme sahiptir. Bölgedeki tarımsal alanların madencilik faaliyetlerine açılması, yalnızca yerel çiftçilerin geçim kaynaklarını değil, bölgenin ekolojik dengesi ve ulusal tarım ekonomisini de ciddi şekilde tehdit edecektir.
Proje kapsamında, yıllık 450.000 ton kömür çıkarılması planlanmakta olup, bu faaliyetlerin doğal kaynaklar üzerinde oluşturacağı olumsuz etkiler göz ardı edilmemelidir. Toprak, su ve hava kirliliği gibi çevresel risklerin yanı sıra, proje alanındaki hâkim rüzgâr yönlerinin (kuzey ve kuzeydoğu) etkisiyle çevresel zararın daha geniş alanlara yayılabileceği de dikkate alınması gereken önemli bir husustur.
TEMA Vakfı olarak Trakya’nın tarımsal alanlarını ve doğal dokusunu korumak adına bu projenin tüm aşamalarında takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz. Karar vericileri ve tüm yetkili kurumları, sürdürülebilir bir çevre politikası için sorumlu ve duyarlı adımlar atmaya davet ediyoruz. dedi
İlginizi Çekebilir