Başarmak Zorundayız

Kırklareli Kadın Girişimcileri Derneği 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
Kadın Girişimcileri Derneği yönetim Kurulu adına Cemile Eker imzalı yapılan yazılı açıklamada,25 Kasım Kadınlara Şiddetle  Mücadele  ithafen Yönetim kurulu başkanı olarak kaleme aldım yayınlarsanız mutlu olurum sağlıkla kalın..!Biz Kadınlar Başarmak Zorundayız!Dil, din, renk,  ne ve kim olduğuna bakılmaksızın; biz kadınlar şiddete karşı yan yanayız, hayallerimiz, haklarımız, hayatlarımız, eşit ve özgür yaşamak için isyandayız!25 Kasım tarihi, üç Mirabal kız kardeşlerin, siyasi düşünce ve eylemleri gerekçe gösterilerek tecavüz ve cinayetle yok edilmelerinin simgesidir. Daha doğrusu, Dominik Cumhuriyeti iktidarının hedef göstermesiyle gerçekleşen bu politik ve faili meçhul cinayetlerin üstü, yine Dominik Cumhuriyeti iktidar tarafından araba kazası raporuyla kapatılmıştır. Olayın üzerinden 40 yıl geçtikten sonra, Birleşmiş Milletler 25 Kasımı “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü” ilan eder. Buna rağmen Ev içinde, sokakta, iş yerinde yaşamın her alanında kadın varlığına yapılan saldırıların sonu gelmemiş ve halen devam eden son noktasıdır kadın cinayetleri. Günümüz de de İran’da kendi bedeni üzerinden yürütülen faşist politikalara bedenini şeffaflaştırarak yanıt veren Ahou Daryaei’nin yaşamından endişe duyuyoruz. Gelecek nesillere bu kara günleri bırakmamak ve böylesi utanç veren anlar yaşamasınlar diye, kadın düşmanı failler hemen şimdi, bugün durdurulsun diye, eşit ve özgür yaşam kurulsun diye mücadele ediyoruz. Ülkemizde kadın cinayetlerinin aylık istatistiksel raporlarını tutmak ve bu alanda izlemede bulunmak için başta; Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu seferberdir. Geçmişte değil sadece 2024 yılının ilk 10 ayı içinde cinayetlere kurban giden 357 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun (TKDKF) 2024 yılı için yayınladığı kadın cinayetleri raporuna göre; 1 Ocak-31 Ekim tarihleri arasında öldürülen kadınların 61’inin ölümünün şüpheli olarak kaydedildiği, 198 kadının ateşli silahla ve 77’sinin kesici aletle öldürüldüğü belirtilmektedir.Öldürülen kadınların ortalama yaşı ise 37. Rapora göre kadınların 168’i evli, 96’sı bekar, 26’sı boşanmış ve 10’u dini nikahlıydı. 55’inin medeni durumunun bilinmediğidir.Raporda dikkat çeken konu ise kadınlardan 53’ünün boşanma aşamasında, 45’inin tanıdığı bir erkek tarafından, 41’inin ise ilişki yaşadığı erkek tarafından öldürülmüş olmasıdır. 2024 yılı ilk 10 ayı için anıt-sayaca (Şiddetten Ölen Kadınlar İçin Dijital Anıt)  357 kadının adı işlendi. Öldürülen kadınların yanı sıra çocuklar ve lgbti+ bireyler de öldürülmekte. Bunlar için anıt-sayaçlar henüz yok. Ancak Narin ve Sıla bebekler gibi bebek-çocuk çeteleri ile simgeleşen olayların münferit olmadığını, sistematik ve yaygın bir durumla karşı karşıya olduğumuzu açık ve net biliyoruz ve soruyoruz;Kendi dışındakilerin yaşamını her türlü dar edeceğine, yok edebileceğine inanmayı sağlayan bu cüret nereden geliyor? Kadınlar ölürken, kadınları korumak yerine, mağduru suçlayıcı bir dil kullanarak, iyi hal sergileyerek mağduru oynayan failleri koruyan tek politik seçenek mi? 
İstanbul sözleşmesi ve ona dayanan 6284 sayılı yasanın kurumları neden bu iktidara fazla geliyor? 
Özel yaşamında, ekonomik faaliyet alanlarında ezilen, köleleştiren kadınlara sunulan kentsel hizmetlere neden tahammül edilemiyor? Kadını siyasal düzlemde eşitleyen politikalar neden görmezden geliniyor? kayyumlar neden en çok kadını güçlendiren faaliyet alanlarını yok ediyor? Biz kadınlar, elimizde dayanışma, yan yana durma ve direncimizden başka bir mücadele aracımız kalmasa da başarmak zorunda olduğumuzu biliyoruz. Ötekileştirilen nesneleştirilen ve böylece sömürülüp, tüketilen yaşam alanlarımıza, doğamıza, tüm canlılara, çocuklara, yaşlılara, engellenmişlere, kadınlara, insanlığımıza sahip çıkıyoruz. Haydi Kadınlar; Başka 25 kasımlar olmasın diye, Cinsiyet eşitliği ve özgürlüğümüz için, Hayallerimiz, haklarımız ve hayatlarımız için birlikte mücadele ederek başaralım!
Çünkü Başarmak Zorundayız!dedi.