Kırklareli
06 Mart, 2025, Perşembe
  • DOLAR
    30.71
  • EURO
    32.91
  • ALTIN
    1967.5
  • BIST
    8994
  • BTC
    49397.326$

CUMHURİYET DEVRİMLERİ VE KADININ İNSAN HAKLARI KAZANIMLARINDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ

resim altı
CUMHURİYET DEVRİMLERİ VE KADININ İNSAN HAKLARI KAZANIMLARINDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ
webte görünür olun

Kırklareli Baro Başkanlığı tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Adliye binası önünde bir basın açıklaması düzenlendi.
 Kırklareli Barosu Kadın Hukuku Komisyonu tarafından bugün saat 11.00’de gerçekleşen basın açıklamasını Kırklareli Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Ilgaz Lale Kocakundakçı okudu. Cumhuriyet devrimleri ve kadının insan hakları kazanımlarından vazgeçmeyeceklerini söyleyen Komisyon Başkanı Kocakundakçı,  kadınların; hak, özgürlük, eşitlik ve emek mücadelelerinin aynı zamanda insan hakları mücadelesi tarihi olduğunu söyledi.
Kırklareli Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Ilgaz Lale Kocakundakçı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kadınların hak, özgürlük, eşitlik ve emek mücadelelerinin tarihi aynı zamanda insan hakları mücadelesi tarihidir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamamasının yarattığı en can yakıcı sorun, bir insan hakkı ihlali olan kadına karşı şiddettir. Kadınlara, kadın oldukları için yöneltilen şiddet, özellikle bundan zarar gören kadınları savunmasız durumda bırakan cinsiyetçi toplumsal yapının ve cezasızlık politikasının ayrılmaz bir parçasıdır.   2024 yılı; kadınlara karşı ayrımcılık ve eşitsizliğin derinleştiği, kadın haklarını her alanda geriletecek akıl almaz önerilerin yapıldığı hatta günlük yaşama geçirildiği ve kadın cinayetlerinin sıradanlaştığı bir yıl olarak geçmiştir. 394 kadın cinayeti ve 258 şüpheli kadın ölümüyle, veri tutulmaya başlandığından bu yana en yüksek kayıplar 2024 yılında yaşanmıştır.Bu sebeple altını çizerek söylüyoruz: Kadına yönelik şiddetin varlığının bu denli yoğun olduğu ülkemizde, Aile Mahkemelerinin görevli olduğu alanlarda ve davalarda arabuluculuk ve uzlaştırma alternatif çözüm yöntemlerinin kabulü mümkün değildir.  İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesi ve 6284 sayılı yasanın etkin uygulanmaması; toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı olan, kadının özgür birey olduğunu kabul etmeyen zihniyete cesaret vermiş, kadına yönelik ayrımcılığın artmasına zemin hazırlamıştır.

“Sözleşmelere Uyumlu Politikalar Üretmeye Davet Ediyoruz”

Kadının onurlu, özgür ve güvenli yaşam hakkını koruyacak; eğitimden istihdama, yönetim kademelerinden siyasi temsile kadar her alanda eşit bir şekilde var olmasını sağlayacak politikalar üretilmesi, insan haklarına dayalı, demokratik ve laik sosyal hukuk devletinin gereğidir.  Devletin her kademesindeki yetkilileri; kadın-erkek eşitsizliğini besleyen ve toplumu dönüştürmeye yönelik girişimleri durdurmaya, medeni hakların kullanımında kadının karşısına çıkan engelleri ortadan kaldırmaya, Anayasa’da yazılı olan Cumhuriyetimizin temel niteliklerine ve uluslararası sözleşmelere uyumlu politikalar üretmeye davet ediyoruz. Cumhuriyet devrimleri ve kararlı mücadelemizle elde ettiğimiz kadın hak ve kazanımlarını geriye götürmeye yönelik her türlü zihniyetin, söylemin, girişimin karşısında olacağımızı; kadına karşı ayrımcılığın ortadan kalktığı, kadının eşit ve özgür bir birey olarak var olduğu bir Türkiye ve dünya için mücadelemizi ve dayanışmamızı sürdüreceğimizi, haklarımızın teminatı olan laik Cumhuriyetimize ve Atatürk devrimlerine bağlılığımızı bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Saygılarımızla.“Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) dedi.

medyadipo

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!