CUMHURİYET VE YURTTAŞLIK BİLİNCİ!
14 Şubat 2025, Cuma 12:07102 yıllık Cumhuriyet uzun süredir, bir değişim süreci yaşıyor. Bu değişim demokratik yönde değil,daha totaliter İslami rejimi içinde barındıran bir kulvarda yol alıyor. Aslında Cumhuriyet egemenliğin miras yolu ile devam etmemesi,dine dayalı sistemin geçerliliğini yitirmesidir. Cumhuriyet ayni zamanda “hiyerarşiye- otoriteye” itiraz ve başkaldıran yurttaşlar topluluğudur. Yani “kul”luğu kabul etmeyen “yurttaş” bilinci ile hareket edenlerin topluluğu. Kuvvetler ayrılığı yani yürütmenin, yasamanın ve yargının bağımsız olması Cumhuriyet’in olmazsa olmazıdır. 1923 Devrimi ile Laik Cumhuriyeti kuran kadrolar 1924 Anayası ile “Kuvvetler Ayrılığı”nın temellerini atmışlardı!Laiklik Cumhuriyet’in temelidir. Laiklik dinin siyaset alanının dışına çıkarılmasıdır. Din hiç bir politik işlev üstlenmeyecek, politika da dine karışmayacaktır. Bu devletin dini denetlemeyeceği anlamına gelmez. Başlarda(1924-1946 yılları arasında) “diyanet İşleri Başkanlığı” ile devlet dini gemledi. 1946 sonrasında Türkiye ‘Küçük Amerika’ olma tercihi yapınca, Türkiye egemenleri yönetebilmek için “dini” göreve çağırdılar.Adım,adım tarikat ve cemaatler devlet aygıtına sirayet ettiler. “Soğuk Savaş” dönemindeki “yeşil kuşak” eksenli politikalar “Diyaneti” kuruluş amaçlarından uzaklaştırdı ve Cumhuriyet- Demokrasinin ön koşulu olan “Laiklik” ilkesini tasfiye eden bir aparat haline getirdi. 22 yıllık ihvancı AKP iktidarında Türkiye adı konmamış bir İslam Cumhuriyeti haline gelmekte… öte yandan, kuvvetler ayrılığı ortadan kalktı ve kuvvetler birliğine dönüştü. Siyasal (Politik) İslamcı AKP ve Erdoğan, dayatmalarda bulunarak rejimi iyice islamlaştırmaya çalışıyorlar. Anayasayı değiştirip, Erdoğan’ı bir kez daha seçtirmeyi başarırlarsa ilelebet iktidar olacaklarını düşünüyorlar. Ondan sonra hiçbir bir etkili engelle karşılaşmadan iktidarda ülkenin varını yoğunu ilelebet talan edeceklerini ve yağmalayabileceklerini düşünüyorlar.
Ezcümle; üzerinde yaşadığımız bu topraklarda 3 bin yıldır kul kültürü (Hititler,Bizans ve Osmanlı) egemen. Maalesef bizde yurttaşlık bilinci zaafı var. Maalesef bizde padişahın kulu hiçbir zaman gerçek bir Cumhuriyetin yurttaşı olamadı.Aksi halde egemenler ve Siyasal İslamcılar bu kadar kolay at oynatabilirler miydi? Ülkenin varı-yoğu bir avuç soyguncu çetesi tarafından bu kadar kolay, bu kadar hoyratça yağmalanır, talan edilebilir miydi? Türkiye’de yaşayanların büyük çoğunluğu yurttaş bilincinde değil,bir tür mülteci, misafir, sığıntı bilinci taşıyor. Yurttaş bilinci taşıyanlar maalesef küçük bir azınlık…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum