İKTİDARIN SEÇİM STRATEJİSİ : HERKESE KORKU SALMAK VE YENİ DÜŞMANLAR YARATMAK

 KKP Saray iktidarı, her alanda sıkıştı ve saldırganlığını artırdı. Aldıkları hiçbir tedbir sorunu çözmüyor, dikiÅŸ tutmuyor. Çünkü , sanayiciden,esnafa, emekçiden çiftçiye köylüye, emekliye kadar,aklı başında hiç kimse, iktidara güven duymuyor Hayatı zorlaÅŸan toplum kesimleri daha yüksek perdeden tepkiler ortaya koyuyor. Elektrik, doÄŸalgaz ve petrol ürünlerine yapılan ahlak ve vicdan dışı zamlar yüzünden, faturalar ve çarşı-Pazar fiyatları el yakıyor, halk ödeyemiyor, alamıyor. Memleketin ve halkın sıkıntılarının, , yandaÅŸ medya ve devlet imkanlarına raÄŸmen gizlenememesi, Ä°ktidar ve baÅŸkanını , kızdırıyor.Ekonomik ve toplumsal tepki yüzünden ÅŸimdilik seçim kararı alamıyorlar. Gerilim tırmanıyor. Ä°ktidar çözüm üretemediÄŸi için, çareyi, her alanda, anayasal ve yasal hakları engellemekte, baskılarla korku salmakta, suç yükleyeceÄŸi yeni düşmanlar yaratmakta görüyor. Bu nedenle, toplumdaki her sınır ucunu kaşıyarak, etnik ve dinsel kışkırtmalar yaratarak, emrindeki devlet ve medya gücünü kullanarak rakiplerine kumpas kurarak, düşmanlaÅŸtırarak, daha güvenlikçi/gerilim politikası izleyecektir. Karşımızda, kurulduÄŸu günden beri, ‘referansımız Ä°slam/din diyen, Anayasa mahkemesince, ‘laikliÄŸe karşı dinci hareketlerin odak noktası olduÄŸu’ sabit olan, Cumhuriyete ve LaikliÄŸe yeminli düşman bir iktidar var. AÅŸama aÅŸama ele geçirdiÄŸi devletin ve memleketin kaynaklarını, ganimet görüp, talan eden, devletin, eÄŸitiminden saÄŸlığına, adaletinden yargısına, istihbaratından emniyetine, tamamını tarikat/cemaatlere teslim edenler iktidarda, Cumhuriyeti tasfiye ederek, tek adama dayalı, dinci/ÅŸeriatçı rejimin temelini atan bir iktidar ve yönetim kadrosu var. Anayasa ve hukuk ile birlikte, kuvvetler ayrılığı ortadan kaldırılmış, tek adama dayalı yeni bir dinci bir istibdat rejimi yürürlüktedir. Åžimdi, iktidar, her alanı zaptı rap altına alarak, her dikta rejimlerinin yaptığını yapıp, hayali tehlikeler ve düşmanlar yaratacaklar.Toplumda kendilerine yönelik tepkileri, bu hedeflere yönlendirecekler. Böylece, kitle desteÄŸini korumaya çalışacak, gündemi deÄŸiÅŸtirecekler, Biz en iyisini yapacaktık ama, içerideki ve dışarıdaki bu düşmanlar engel oldu diye, sorumluluktan kurtulup, yeni kumpaslar kuracaklar. Bunun için, devlet gücünü, emrindeki yargıyı ve medyayı, vergilerimizle besleyip örgütlediÄŸi trolleri, yerli yabancı ırkçı/ÅŸeriatçı çeteleri kullanacaklar.7 Haziran-1 kasım ortamını tekrar yaratmaya çalışacaklar Son günlerde olanlara bakınız. Camileri, dini deÄŸerleri, hatta Allah’ı, açık ÅŸekilde iktidarın kullanması, Kar nedeniyle, kendileri, beÅŸli çeteye yaptıkları yoların, köprülerin, havaalanları ve tünellerin altında kalıp rezil oldukları halde, Ä°BB’ye,devlet gücüyle uygulanan, ötekileÅŸtirme ve düşmanlaÅŸtırma, yok sayma olayını ve MOBESE rezilliÄŸini, intikam dışında baÅŸka nasıl izah edebiliriz. Küçük bir çocuktan katil yaratma zihniyetinin ürünü olarak, çocuÄŸun siyasi itibarsızlaÅŸmada kullanılmasının, ahlaki ve vicdani yanı yoktur. Bu olaylar, kumpas politikasının habercisidir. Bu olayın, yolun sonuna gelen Hitler’in, 12 yaşındaki çocukları savaÅŸa sürmesinden farklı bir yanı yoktur.. Son günlerde Atatürk anıtlarına saldırılar, alevi ve kürt yurttaÅŸlarına yönelik, ırkçı ve dinci ayrımcılıklar, İŞİD dahil ÅŸeriatçı çetelerin boy göstermeleri, iktidarın bilgisi ve yönlendirmesinden ayrı olmadığını bilmek gerekir. Bunlar bir planın parçalarıdır. Sonuç olarak, muhalefetin, ‘seçim olacak, onlar gidecek biz geleceÄŸiz’ kalaycılığından/ fantezisinden kurtulup, seçim ve sandık güvenliÄŸinden, iktidarın açık saldırılarına , tertip ve kışkırtmalarına kadar, bir dizi saldırısına karşı, halkın demokratik mücadelesini ve tepkisini örgütleyici aktif politikalar üretmesi gerekiyor. Ä°ktidar, kaybederse neleri kaybedeceÄŸini biliyor. Onun için, her türlü direniÅŸi sergileyecektir. Çünkü, bu seçim, bir hükümet seçimi deÄŸil, yok edilmiÅŸ laik demokratik cumhuriyet rejimimin, yeniden kazanılması veya ebediyen kaybedilmesi seçimi olacaktır. Yani, bağımsızlık ve var olma mücadelesidir. Kararsızlığın,duyarsızlığın ve umutsuzluÄŸun yeri ve zamanı deÄŸil.BirleÅŸmeliyiz ve kazanmalıyız.