SÄ°YASAL Ä°SLAMCILARIN AMACI!

Siyasal İslamcıların Kurtuluş’dan yana Kuruluş’a ise karşı oldukları tespiti yapılır. Buna tam anlamıyla katılmak mümkün değil. Siyasal İslamcıların Kurtuluş savaşı’ndaki tutumu belli olan Vahdettin’i ve Kurtuluş savaşını keşke Yunan kazansaydı diyen Kadir Mısıroğlu’na ( Siyasal İslamcıların İdeoloğu) sahip çıkmaları bu tespite geçersiz kılmaktadır. Son zamanlarda Siyasal İslamcılar Türkiye’yi dinselleştirme konusunda ivmelerini artırmış durumdalar. Şu ana kadar yaptıkları tasarruflarla epey mesafe aldıkları biliniyor. Adalet Bakanlığı Anayasa Mahkemesi’ne gönderdiği savunma da Dini referans alabiliyor. Ayrıca Adli yıl Diyanet işleri başkanı’ının duasıyla açılıyor. Siyasal İslamcılar Atatürk’ün 23 Nisan 1920’de Meclisi dualarla açtığını belirtiyorlar,ki bu doğrudur. Dualarla 23 Nisan 1920 açılan Meclis; emperyalistlerle işbirliği yaptığı tarihsel bir gerçek olan Vahdettin’in karşı çıktığı Kurtuluş Savaşı’nı başarmış ve sonrasında ise Kuruluş’a ( Saltanatı, Hilafeti, Dinsel hukuku tasfiyesi eden,29 Ekim 1923’de Laik Cumhuriyet’ kuran ve 1928 yılında Devletin dini ibaresini anayasadan çıkaran) giden yolu açmıştı.İkisi aynı şey değil. Mustafa Kemal Atatürk Ortaçağ’a ait bir imparatorluk yıkıntılarından Modern Çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti yaratmıştı. Siyasal İslamcıların amacı ise 29 Ekim 1923’de kurulan Laik Cumhuriyeti tasfiye etmek, (bunu büyük ölçüde başardılar ama yerine henüz bir şey koyamıyorlar) yerine ortaçağa ait olan bir Teokratik bir devlet kurmak istiyorlar. 200 yüzyıldan bu yana sürmekte olan Osmanlı-Türk Modernleşmesinin birikimi hiç kuşkusuz Ortaçağ artığı Siyasal İslamcıların akla ve bilime karşı olan çağdışı girişimlerine kesinlikle izin vermeyecektir!